Bana defalarca sordu.. Sorgulamak adına değil ama merak etmek adına sorulan NEDEN kelimesi ile başlıyordu. Benim ise ne sorguda ne de merakta verilecek cevabım yoktu. Çünkü öylesineydi herşeyin cevabı. O an öylesine olmasını düşündüğüm için. çünkü kendi iç sorularımdan sıkılmış olduğum için - mükemmellik yolunda sekteye ugradığım için-bu düşüşle yüzleşmek istediğim için cevabım sadece öylesineydi.

toplumun dogruları ile kendi dogruları arasına sıkışan her insan gibi sıkışıyorum. tercihlerimle dışlanıyormuyum, farklılığımla ilgi mi çekiyorum bilmiyorum. Ama kendi dogrularımı yaşamanın birincil çerçeve insanları için anlaşılmaz olduğunu, ötekiler içinde duyumsamama-umursamama oldugunu insanın toplum dediği şeyin de birincil çerçeve olduğunu anlıyorum.

nedenler bulmak ve bunları sıralamak kolaydır. çünkü dersin şöyleydi, çünkü böyleydi, bu şunu demişti, öbürü bunu demişti, vaadler vardı, arayışlar vardı. Oysa cevabı tutunamayanlardaydı. Ben de bir tutunamayandım. Okudugum dogruluk kitaplarına inanmıştım. Doğru yaşamak-yalansız yaşamak ve insan dogasına aykırı düşmeyen herşey - yani öylesine oluş içerisindeydim. insan-doğasını anlamak için sorgular. ahlak ise son derece yaptırım içeren bir büyük yalandan öte birşey değildir.Doğruluk denilen şey de ahlak ile çerçevelenmiş ve ötekinden korkularak yapılan bir davranış -tutum değil midir?

Aradım yıllardır seni heryerde-bir türlü karşıma çıkmadın namus
nihayet bir yerde rastladım amaa utançtan yüzüme bakmadın namus..