Hayata müdahele etmek üzerine.. siz de herşeyin dilediğiniz gibi olmasını istiyorsanız, yapmanız gereken tek bir şey var. dileklerinizden vazgeçmeniz. İçimizde bitmek tükenmek bilmeyen arzuların ve hergün bir yenisi hatta yenileri eklenen beklentilerin, hiç sonu gelmeyecek arzuların tutsağı olup, bir çeşit mahkumiyet içerisine düşüyorsanız ve aslında bütün bu süreçlerin sizi gittikçe köleleştirdiğini farkedebiliyorsanız VAZGEÇİN. Vazgeçmek, beklentisizlik, umursamazlık hayatın insanoğluna sunduğu en önemli değerlerdir. Bir lokma bir hırkaya kadar vazgeçin ve verin.. sahiplendiğin, satın aldığın ve hatta emek verdiğin herşeyin kölesi olmuyor musun?
Oysa salt özbenliğim ve ruhumun özgürlüğünde dalgalanmak isterim.. sorgulamadan, zorlamadan yaşamak isterim. akış içerinde kendimi bulma ümidi ile yaşamak isterim. kendimi bulma, kendim olma.. o içimde en derinde tatmin edemediğim ve huzursuzlugu yıllar boyu beni herşeye müdahil kılmış arayışın maddeyle bağlantısızlığında ama ne ile bağlantısı olduğunu bilmediğim arayışta var olmak isterim. bu arayışa yol arkadaşı bulmak isterim.. dolanır durur bedenim bu topraklar üzerinde.. savururum ruhumu.. bazen tek bir fabrikanın ürünü olduğunu sandığım ruhum, çoğu zaman bir toplama bilgisayar kapasitesinde ama birbirinden bağımsız parçalar gibi çalışır. biri gitmek ister, diğeri dönmek ister, bir başkası bildiklerimi görmezden gelir..
ben derim ki gel bir anlaşma yapalım... dogmaları bırakalım bir yana.. bütün öğretilerden sıyıralım kendimizi. bir boşluk içinde olmak istediğimiz şekle kavuşana kadar savrulalım..