24 Nis 2011

Sen uzattığın elini tutmayan ele mi dargınsın, tutmayacak bir ele uzattığın için kendine mi kızgınsın?


içimde kızgınlıklarım, içimde dindiremediğim heyecanım, içim kararmış, içim hiçbir deneyimimi dinlemiyor. alıp başını koşmak istiyor, gitmek istiyor. İçim durmuyor.


Neden yakınlaştıkça uzaklaşıyorum, neden uzaklaştıkça özlüyorum seni..neden gözlerimde bir parıltı geçiveriyor? olmaz dediklerimin olması, ikinci dönemimin ilk felaketi... büyüdüdüğümün en güclü sinyali.. büyüttün beni.. daha bir olgunlaşıyorum sayende. olgunlaşmak istemiyorum. ruhumun hovardalığını seninle yeniden koyuvermek istiyorum..olmuyor. o içim yine tutuyor. kal demek için delirdiğim anda git diyiveriyorum. "özledim koş" demek istediğim an "ee sonra" dokuluyor kontrolsuzce.


biliyorum seni bana mahkum edemem..seni bir aşka mahkum edemem.. bazen bir-an- hayal ediyorum o an sanki hem herşeyin sonu hem bir aydınlık başlangıcı olacak. o an sanki tünelin ucundaki ışık olacak.. o an aslında hiç olmayacak. 
kederi içime hapsediyorum.. gözlerime bir ışık koyuyorum. her şey yolunda evden çıkıyorum..

Hiç yorum yok:

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı